Gölge oyunu
Beyaz bulutların arasında kara delik Bilinmezliğe yolculuk ruhumda
Belki de bir arayış
Yok olmaya isyan
Uzun ince bir yol bu
Baslangıcı bende olan
Son arayışlarımdan hüsran kaldı elimde
Dilim sözcüklerden korkar oldu.
Vedalara endeksli hayatın içinde ayrılıklar kol geziyor
Ateşten gömlek giydiğim
Bir yudum suya muhtaç olmanın sızısında.
Geceye akıyor zaman
Ben ise köhne pencerenin limanında
Bakıyorum göğe
Ulaşamamanın hüznünde bir çok şeye
Gece kutsal bana
Her türlü yolu yordamı açıyor önüme
Bilmiyorum kaç yıl geçti doğduğum günden beriye
Aslında zamandan öte bir yerdeyim
Gölgelerimi sınıyorum zaman güneşinde
Benden kalan siluette yalandan ibaret
Aslında her şey bir gölge oyunu
Her yol ayrılığa çıkarken
Ben bir yudum mutluluğun peşine düşmüşüm
Tüm teorileri inkar ediyor aklım
Bir yudum aklımın kıyısına biriken
Ebabil kuşlarının yuva yapma zamanı
Yazın ortasında tüm edebi yanımı
Kırık bir kalemin ucuna bağlamışım ya Gönlümün iç çekişlerinde
Kendimi kendi değerimle sınamak istiyorum işte
Ayın yorgun olduğu bir gecede
Heceler ölçüsüz algılar sarhoş
Zamanın nahoş olmayan tadındayım yine
Yılgınım kendi yılkılarım içinde
Gölge Oyunu
277
Önceki Gönderi