7, 76 x 3.49 metre boyutundaki Nazi soykırımını anlatan; savaşın, acının, vahşetin trajik temsili Guernica tablosunu yapan Pablo Picasso, İsrail’in Filistinlilere karşı günlerdir sürdürdüğü soykırımın resmini nasıl yapardı acaba, hangi simgeleri, nasıl kullanırdı, çirkin ve iğrenç ruhlarının karanlığını dışa vurmak adına? Hiç düşündünüz mü bunu? Yine siyah beyaz, gri tonlarla mı? Netanyahu faşizmin simgesi olan bir boğa olarak mı, yoksa testere dişli bin başlı bir canavar olarak mı yer alırdı resminin odağında Filistinlilerin kızıl kanlarını içerken? Ya Amerikalı Biden? O yine odağın üst köşesinde, kama gibi uzun tırnaklarını korkudan gözleri dışarı fırlamış Gazze’li bir kız çocuğunun gırtlağına geçirirken mi, kübist stilinin sertliğiyle? Pablo Picasso bu tablosuna seyircileri de koyardı besbelli Bertolt Brecht’in epik tiyatrosundaki yabancılaştırma yöntemini kullanarak. Ön planda da deve kuşları gibi, kuma sokulmuş anlı şanlı sanatçı, şair, edebiyatçı tayfası, yapay zekanın görüntülerine inandırılmış, Filistin halkını insan olarak görmeyenlerin kafalarını göstere göstere…Tam karşıda: Parçalanmış cesetler, kopan el, kol, bacaklar, yara bere içindeki yüzlerinden kan sızan bebekler…Büyük usta, yapıtına senfonik anlamlar da yükler miydi, annelerin gökyüzünü delen çığlıklarının yankılarını siyahın nüanslarıyla örüntülüyerek…
Picasso yapsaydı, yapmasaydı bir yana. Bu resim bütün çıplaklığıyla dünyanın gözleri önünde!… Her çağ kendi faşistini üretiyor. 21. Yüzyılın Hitler’i İsrail’den çıktı. Hopala zıppala attılar Gazze’nin ortasına Netanyahu’yu! insanlığa adanmış, iyilik, güzellik, sevgi, erdem, adalet adına ne varsa hepsini onun eliyle ateşe verdiler, yeryüzü soykırımlarının tarihine geçtiler. İsrail cingözlerinin yapay adına zekayla ürettikleri hiç bir görüntü bu gerçeği değiştiremez, gizleyemez. İnsanlığın tarihi bu çirkinliği ve alçaklığı kaldıramaz…